Start-Up 16. Bölüm

Fallingleaf dedi ki:

O kadar gerçek, hayattan, iyi olanın” her zaman” kazanmadığını ama daima, en sonunda, kazanacağını gösteren, iki insan arasındaki kalp bağlılığının arasına, eğer biz istemezsek, yılların bile sünger çekemeyeceğini içimize işleyen bir diziydi ki, “ya, bu da olmaz ama” dedirtmedi bana hiç. Nam do san ve arkadaşlarının bağlılıkları, ilk iş yerlerine yıllar sonra gittiklerinde göz yaşlarını tutamayışları, In Jae nin gerçek babasının ona verdiği kutuyu yanına alması, birisini sevmek için bir nedene ihtiyaç duymamamız gerektiği, Seo Dal Mi nin bir başarısızlığa uğradığında bunu kabul edip hemen “ne yapabilirim” davranışına bürünüp her şeyi göze alarak iş dünyasına tekrar ve tekrar atılmaya çalışması…. Hepsi aslında gerçek dünyada da, kendi dünyamızda da yaşadığımız şeylerdi. Bu yüzden Dal Mi’nin babaannesi ile Han Jı Pyeong arasındaki merhameti de kendimize aitmiş gibi hissediyoruz. Dizi ve sinema sektörünü bu yüzden çok seviyorum, gerçek olanı bize hatırlatıp, yüzümüze bazen naif, bazense sertçe vurdukları için.

İzlemekten asla pişman olmayacağınız bir dizi.

Bu arada en çok şunu sevdim:
“Bir kez denersek, bir dahaki sefer daha kolay olacak.”